GEL ARTIK





Ne aklım kaldı benim, ne dinim,
 Ne kararım kaldı benim, ne sabrım,
 Gel ne olur, gel artık.

Ne gönlümün derdini sor bana,
 Ne sararan yüzümü sor bana,
 Ne içimin ateşini sor bana,
 Gel gözünle gör, gel artık.

Sıcağınla pişmiş bir somun gibi
 O kıpkızıl, al al yüzümü sorma.
 Gene ekmek gibi bayatlayıp bayatlayıp,
 Gene ekmek gibi ufalana ufalana
 Çaresiz, dökülmüşüm yollara,
 Gel topla beni, gel artık.

Bir vakitler bir aynaydım,
 Yüzünden izler toplamadaydım,
Şimdi buruştum, şimdi sarardım,
 Gel gör beni, gel artık.

Dere gibi akıyorum sağa sola,
 Ayrılık her yanımda pusuda
 Sabahları yalvarırım yakarırım
 Rüzgârların karşısında,
 Gel ne olur, gel artık.

Başın kille ıslaksa da,
 Ayağına diken batmışsa da,
 Durma gel Allah aşkına,
 Gel demeden kurtar beni.

Ey âşıklar peygamberi,
 Gönül ateşinde yanmışım ben,
 Boğulmuşum gözyaşına
 Git sor Allahın seversen
 Ne yol gösterir sevgili,
 Ne çare yazar bana?

|Hz. Mevlana|